26 Temmuz 2013 Cuma

Alkol bağımlılığı gibi, etiyolojisinde hem genetik hem de çevresel faktörlerin etkin olduğu düşünülen hastalıklarda, bu etkilerin gücünü araştırmak için yapılan çalışmaların en bilinenleri, ikiz ve evlat edinme çalışmalarıdır.

İkiz çalışmaları, alkol bağımlılığı ve kötüye kullanımının hem kadın hem de erkek monozigot ikizler arasında, dizigot ikizlerden daha fazla olduğunu kadın monozigot ikizlerin alkol tüketim özelliklerinin, dizigot kadın ikizlerden daha fazla benzerlik gösterdikleri bildirilmektedir


Bu bulgular, alkol bağımlılığının genetik bir aktarıma sahip olduğuna ilişkin kanıt olarak değerlendirilmekle beraber, genetiğin etkisinin cinsiyetler arasında farklı olup olmadığı hala çok tartışılan bir konudur.

Çünkü, ikiz çalışmalarının bir kısmı, kadınlarda alkol bağımlılığı gelişmesinde genetiğin etkisinin çok düşük olduğunu; bazıları ise kadınlarda genetiğin etkisinin erkekler kadar belirgin olmadığını bildirmektedir.

Diğer yandan, alkolbağımlılığı gelişmesinde genetiğin etkisinin kadınlarda ve erkeklerde eşit düzeyde olduğunu , hatta kadınlarda genetiğin etkisinin biraz daha belirgin olduğunu bildiren çalışmalar da bulunmaktadır.

Evlat edinme çalışmalarında, doğumlarından hemen sonra, alkol bağımlısı ebeveynlerinin yanından alınarak, sağlıklı aileler yanında büyüyen çocuklarda alkol bağımlılığınınne sıklıkta ortaya çıktığı saptanmaya çalışılmaktadır.

Bu çalışmaların bazıları, biyolojik ebeveynleri alkol bağımlısı olan evlatlık verilmiş kadınlar arasında alkol bağımlılığının yüksek olduğunu, bazıları ise evlatlık verilen kız çocuklarında alkol bağımlılığı gelişmesinin, biyolojik anne-babasının alkol bağımlısı olması ile düşük düzeyde ilişkili olduğunu bildirmektedir ; hatta kadınlarda genetiğin etkisinin erkeklerden daha belirgin olduğunu ildiren çalışmalara rastlanır.

Ancak, birçok ikiz ve evlat edinme çalışması alkol bağımlılığının gelişmesinde genetik yatkınlığın kadınlarda, erkeklerde olduğu kadar, belirgin olmadığını bildirmektedir

Son yıllara kadar, genetik çalışmaların erkeklerin yoğun olarak yer aldığı örneklemlerde yapıldığına; kadınların yer aldığı örneklemlerde ise, kadın grubun sağlıklı karşılaştırma yapılamayacak kadar küçük kaldığına dikkat çekilmektedir.

Bir kısım çalışma ise, hastane kayıtlarının incelenmesiyle yapılmıştır. Oysa antisosyal alkol bağımlıları ve tedavi görecek kadar yoğun alkol kullananların çoğunun erkeklerden oluştuğu; bu tip zorluklardan kaynaklanan istatistiksel güçlüklerin, kadınlardaki alkol kullanım sorunlarında genetiğin etkisinin doğru olarak değerlendirilmesini zorlaştırabileceği vurgulanmaktadır (Nolen-Hoeksema 2004).

Ülkemizde de alkol bağımlılığına yol açan genetik ve çevresel etkilerin araştırıldığı iyi yapılandırılmış, geniş örneklemli çalışmalara gereksinim vardır.

Alkolün fizyolojik etkilerinin kadınlarda farklı olmasının nedenleri Erkeklerde tüketilen günlük alkol miktarlarının 2 birim içki ve altında olması “orta derecede içicilik” olarak, haftalık alkol tüketiminin 14 birim veya bir defada arka arkaya tüketilen alkolün 4 birim ve üzerinde olması ise “riskli içicilik” olarak kabul edilmektedir.

Kadınlarda ise orta dereceli içicilik için günlük alkol tüketiminin bir birimi geçmemesi gerektiği, haftalık 7 birim ve üzeri ya da art arda 3 birim içki tüketilmesinin riskli içiciliğin sınırı olduğu bildirilmektedir.

Alkol bağımlısı kadınlarla yapılan çalışmalar, erkeklere göre çok daha düşük miktarlarda alkol kullanmış olsalar bile, kadınlardaki fiziksel hasarların daha önce ortaya çıktığını göstermektedir.

Alkolün oluşturduğu fiziksel hasarların kadınlarda çok daha erken dönemde ortaya çıkmasına “teleskopik fenomen” denmektedir.

Kadınlar ve erkekler arasındaki alkol kullanım farklılıklarının en temel öğesi, alkolün fizyolojik etkilerinin ve metabolizmasının cinsiyetler arasında farklılıklara sahip olmasıdır.

Eşit ağırlıktaki kadın ve erkekler, eşit miktarlarda alkol kullansalar dahi kadınlarda oluşan etkinin daha fazla olduğu bilinmektedir (Bongers ve ark. 1998). Bu durumu açıklayacak 3 mekanizmadan söz edilebilir.

0 yorum:

Yorum Gönder